- Pınar EZGİN
- Akran Zorbalığı , Ergen Psikolojisi , Zorbalık , TSSB , Depresyon , Terapi , Ruh Sağlığı , Psikolojik Destek , EMDR , Şema , BDT , Psikanalitik , Üsküdar Terapist , Koşuyolu Terapist , Ventus
- 7 Ekim 2024
- 5
Bugün, özellikle gençler ve çocuklar arasında yaygın olan bir sorun hakkında konuşacağız: Akran zorbalığı.
Akran zorbalığı, bireylerin eşit şartlarda oldukları, genellikle yaşıtları arasında gerçekleşen, psikolojik, fiziksel, sözel şiddeti içerebilen davranışları kapsar. Bir kişinin başka birini sürekli olarak fiziksel, sözel veya sosyal olarak hedef almasıdır. Bu tür davranışlar genellikle tekrarlanır ve zorbalık yapan kişinin morali bozan üzerinde güç ve kontrol kurma amacını taşır. Fiziksel, sözel, sosyal veya siber biçimlerde ortaya çıkabilir.
Akran zorbalığı, hem bunu uygulayan hem de zorbalığa maruz kalan üzerinde derin ve uzun süreli etkiler bırakabilir.
Anksiyete, depresyon, düşük özsaygı, değersizlik ve güçsüzlük düşünceleri, TSSB, stres, boş ağlama, uykusuzluk, iştah değişiklikleri, akademik başarıda düşüş, dışlanma, okula gitmekten kaçınma, sosyal ilişkilerde zorluklar bu etkilerden bazılarıdır.
Akran zorbalığıyla nasıl başa çıkabiliriz?
Öğrenciler, öğretmenler ve ailelere bilinçlendirme eğitimleri verilmesi zorbalığın erken tanınması ve müdahale edilmesi noktasında önemlidir. Okul ve sosyal çevrede destekleyici bir atmosfer yaratmak, güvenli bir ortam önemlidir. Kendilerini ifade etmelerini ve yardım istemelerini kolaylaştırır.
Hem zorbalığı uygulayan hem de buna maruz kalan kişilere yönelik destek sistemleri kurulması önemlidir.
Ve tabi ki akran zorbalığı yalnızca bireyleri değil, toplumu da etkileyen ciddi bir sorundur.
Okul ve toplum düzeyinde zorbalık algılandığında ve müdahale etmek için politika ve prosedürler belirlenmesi çok önemlidir.